“Çocuğunun her adımını kontrol eden, sürekli denetleyen ve ona neredeyse hiç nefes alma alanı bırakmayan anne babaları” tanımlamak için kullanıllan helikopter ebeveynlik, çocuğun ruhsal ve sosyal gelişimi için riskler taşıyor.
İstanbul Atlas Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. T. Gül Şendil, aşırı kontrolün çocuklarda özgüven eksikliği, duygusal stres ve riskli davranışlarda bulunma eğilimine yol açabileceği uyarısında bulundu. Şendil, ebeveynlerin biraz geri çekilerek çocukların hayatı kendi yollarıyla öğrenmesine izin vermesi gerektiğini vurguladı.
İstanbul Atlas Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. T. Gül Şendil, çocuğunun her adımını kontrol eden ebeveynler için kullanılan helikopter ebeveynlik ve bu ebeveynlik tarzının çocuğun gelişimi üzerindeki etkilerini değerlendirdi.
Helikopter ebeveynlik teriminin “Çocuğunun her adımını kontrol eden, sürekli denetleyen ve ona neredeyse hiç nefes alma alanı bırakmayan anne babaları” tanımlamak için kullanıldığını belirten Şendil, “Ebeveynler bunu genelde ‘en iyisini yapmak’ adına yapıyor ama araştırmalar bunun çocukların ruh sağlığından kariyer seçimlerine kadar pek çok alanda ciddi sorunlara yol açtığını gösteriyor” diye konuştu.
Özgüven eksikliği ve duygusal strese neden oluyor
Helikopter ebeveynliğin, çocuklarda kaygı ve depresyon riskini artırdığına dair birçok çalışma bulunduğunu belirten Şendil, “Aşırı kontrol, çocuklarda özgüven eksikliğine ve duygusal strese sebep oluyor. Örneğin bir araştırmaya göre bu tarz ebeveynlik, çocuklarda ‘mükemmeliyetçi’ bir yapıya neden oluyor. Bunun sonucu olarak, çocuklar kendilerini sürekli baskı altında hissediyor ve asla yeterince iyi olmadıklarını düşünüyorlar. Bazı anne babalar, çocuklarının eğitim hayatına o kadar müdahale ediyor ki bu durum, çocuğun ders çalışma isteğini bile olumsuz etkiliyor. Çocuklar, ders çalışmayı bir “zevk” değil, sadece anne babasını memnun etmek için yaptığı bir görev olarak görüyor. Bu da uzun vadede akademik başarının düşmesine yol açıyor” uyarısında bulundu.
Kariyer seçimlerinde kararsız oluyorlar
Ayrıca çocukların kariyer seçimlerinde daha kararsız olduklarını ve hata yapma korkusuyla yeni fırsatlara açık olamadıklarını ifade eden Şendil, “Aşırı müdahaleci ebeveynlerin çocukları, arkadaşlık ve romantik ilişkilerde kendilerini yeterince başarılı hissetmiyor. Çocuklar, kendi kararlarını almakta zorlandıkları için sosyal çevrelerinde bağımsız bir birey gibi hareket edemiyorlar. Bu da uzun vadede ilişki problemlerine yol açıyor” diye konuştu.
Riskli davranışlara yol açabiliyor
Ebeveynlerin her konuda çocuklarını korumaya çalışırken aslında onların bağımsızlık geliştirme şansını da ellerinden aldığına dikkat çeken Şendil, “Bu durum, bazı çocuklarda riskli davranışların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Örneğin, bir araştırmada aşırı kontrol edilen gençlerin daha fazla alkol kullandığı tespit edilmiş. Çünkü bu gençler, bağımsızlıklarını kanıtlamak için farklı yollara başvuruyorlar” dedi.
Gerektiğinde rehberlik edilmeli
Helikopter ebeveynler için en önemli tavsiyenin, çocuklarının bağımsızlıklarını teşvik etmek ve karar verme süreçlerinde onlara daha fazla alan tanımak olduğunu belirten Şendil, “Çocukların hata yapmasına izin vermek, onların gelişimi için kritik öneme sahip. Unutmayın, çocukların yanında olmak elbette önemli. Ama bu, onları sıkıca kontrol etmek anlamına gelmiyor. Daha çok, onları desteklemek ve gerektiğinde rehberlik etmek şeklinde olmalı. Çocukların kendi ayakları üzerinde durmalarına fırsat verildiğinde hem daha sağlıklı bireyler yetişir hem de ebeveynler gereksiz bir yıpranmadan korunmuş olur” diye konuştu.
Çocukların deneyimleyerek öğrenmesine izin verilmeli
Prof. Dr. T. Gül Şendil, sözlerini şöyle tamamladı: “Sonuç olarak helikopter ebeveynlik niyet olarak iyi görünse de uzun vadede çocukların hem ruhsal hem de sosyal gelişimi için ciddi riskler taşıyor. Belki de en iyisi, biraz geri çekilip çocukların da hayatı kendi yollarıyla öğrenmesine izin vermek. Çünkü hayat, deneyimlerden öğrenildiğinde daha anlamlı.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Bir yanıt bırakın