MPS LH Derneği Basın Açıklaması ‘Enzim tedavimizi geri istiyoruz!’
Nadir hastalıklar, genel popülasyona oranla daha az sayıda kişide görülen hastalıklar olarak tanımlanıyor.
Nadir hastalıklar, genel popülasyona oranla daha az sayıda kişide görülen hastalıklar olarak tanımlanıyor.
Kadınlar arasında en sık görülen tümörler arasında yer alan miyomlar rahimdeki yerleşim yerine göre farklı sorunlara neden olabiliyor.
Hipofiz bezi, salgıladığı hormonlarla birçok organımıza müdahale ederek yaşamsal fonksiyonlarımızı düzenleyen bir bezdir. Vücuda salgılanan tüm hormonların ‘orkestra şefi’ olarak tanımlanan hipofiz bezinden köken alan tümörlere ise ‘hipofiz tümörü’ deniliyor.
Aile içi çatışmaların madde kullanım bozukluklarının tedavisinde önemli bir engel olduğunu belirten İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bolluk, aile içi çatışmalar ile madde kullanımı arasındaki ilişkiye dikkat çekiyor.
Sıklığı az olsa da toplumun % 5-8’inin nadir hastalıklardan birine sahip olduğu ve dünya genelinde milyonlarca kişinin bu hastalıklardan etkilendiği düşünülüyor.
Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi farklı birimleri ile çağın hastalığı kanserin hem tanı ve tedavisine yönelik önemli görevler üstleniyor hem de hastalığın erken teşhisinin önemine yönelik farkındalık projeleri ile toplum sağlığına katkı sunuyor.
Ağız kokusunun ağız içinin durumundan kaynaklandığını dile getiren Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, “Ağız kokusu olan kişilere ilk tavsiyemiz dilin fırçalanmasıdır. Satılan dil kazıyıcı temizleme ürünleri ile dil arkadan öne doğru kazınır.” dedi.
Kanser tanısının konulmasında ve tedavi planlamasında önemli bir adım olan biyopsi sürecinde zaman zaman alınan örnekteki yetersiz hücre nedeniyle tekrar biyopsiye ihtiyaç duyulabiliyor.
Toplumda görülme sıklığı 2 binde 1’den daha az olan hastalıklar, bilim dünyası tarafından nadir hastalıklar olarak tanımlanıyor. Kronik bir süreç izleyerek uzun yıllar devam eden bu hastalıklar, önemli sağlık sorunlarına da yol açıyor. Bilim insanları 8 binin üzerinde nadir hastalık olduğuna dikkat çekiyor.
Dokuz Eylül Üniversitesi’nin (DEÜ) Obstrüktif Uyku Apnesi’nin (OSA) tanısını kolaylaştıracak klinik araştırma projesine, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’ndan (TÜSEB) destek geldi. Uyku sırasında solunumun durması veya yavaşlaması olarak gelişen OSA’nın tanısında önemli gelişmeler kaydetmesi beklenen projenin TÜSEB tarafından bilimsel değerlendirmesi tamamlanırken, belirlenen eşik değer üzerinde puan alan proje desteğe uygun görüldü.
Telif hakkı © 2025 | MH Themes tarafından WordPress teması